Adres
Cumhuriyet Mah. Dekanlar Sok. No:2 D:1 Süleymanpaşa-TEKİRDAĞ
Danışan Destek Hattı
0850 307 57 22
Adres
Cumhuriyet Mah. Dekanlar Sok. No:2 D:1 Süleymanpaşa-TEKİRDAĞ
Danışan Destek Hattı
0850 307 57 22
Ortanca çocuk sendromu, genellikle ailede ortanca sırada doğan çocukların yaşadığı düşünülen duygusal ve psikolojik durumları tanımlamak için kullanılan bir terimdir. Ailede, ilk doğan çocuklar evin ilk göz ağrısı ve kıymetlisi olur, bunun beraberinde aile pek çok ilkini de ilk çocukla yaşar. Ortanca, yani “middle child”, kardeş hiyerarşisinde kendilerine yeterince ilgi gösterilmediğini hissetmeleri sonucunda da “ortanca çocuk sendromu” ortaya çıkar.
Evde birden fazla çocuk varsa, ilk olan büyük olmanın, son olan ise getirdiği ayrıcalıklarını deneyimlerken, ortancalar arada kalmışlık hissine kapılır. Genellikle ortanca çocuk sendromuna, büyük kardeşlerin daha sorumluluk sahibi olarak görülmesi, küçük kardeşlerin koruyup kollanılması ama ortancaların daha az dikkat çektiğini düşünmesi sebep olabilir. Böylece “Ortanca çocuk niye sevilmez?” gibi sorular da kişinin aklında yer edinir.
Ortanca çocuk sendromunun nedenleri her ailede farklı şekilde ortaya çıkar. Ebeveynlerin her çocuğunun bireysel ihtiyaçlarına dikkat etmesi ve her birine eşit ilgi göstermesi, bu sendromun etkilerini azaltmada büyük önem taşır. Ortancalar, kendi ihtiyaçları ve başarılarına aynı oranda ilgi gösterilmiyormuş gibi hisseder. Bu nedenle büyük kardeşlerinin başarılarına veya küçük kardeşlerinin ihtiyaçlarının fazla önemsendiğini düşünür. Bu da ortanca çocuğun psikolojisini etkileyen ciddi sebeplerden bir tanesidir.
Kardeşler kendi aralarında bir kıskançlık yapmasa bile ebeveynlerin sıkça kendi çocuklarını karşılaştırması kardeş kıskançlığına neden olur. Ebeveynler ya da diğer aile üyeleri, çocuklarının arasında başarı ve yetkinlik açısından karşılaştırma yaparsa, ortanca çocukta yetersizlik duyguları yaratabilir. Büyük kardeşler genelde rol model olarak görülüp, küçük kardeşlerin daha fazla korunması, ortanca çocuğa ailede sevilmediğini hissettirebilir.
Ortanca çocuk, tüm bu durumların yarattığı baskıdan dolayı kendini akademik, sportif ya da sanatsal vb. alanlarda göstermeye çalışır. Bu da devamlı kendilerini kanıtlama ihtiyacına sürükler. Tam tersi olarak dikkat çekmek için negatif davranışlar sergileme durumuyla da karşılaşılabilir. Bu, onların fark edilmek için kendilerince aradıkları bir yoldur. Ortanca çocuklar, kendilerini bağımsız kılmak ve kendi yollarını bulmak için erken yaşta karar vererek yeteneklerini geliştirirler. Bu içinde bulundukları buhran durumu, onları bir kimlik arayışına iter. Benlik saygısı kazanmak için daha fazla çaba harcayabilirler. Yeterince ilgi ve onay gördüklerini hissetmediklerinde de özgüven problemi yaşayabilirler. Sürekli olarak ebeveynlerinden veya diğer otorite figürlerinden takdir arayışında olmaları, sendromunun ortaya çıkaran nedenlerden biridir.
Ortanca çocuğun özellikleri, aile içindeki dinamiklere göre değişkenlik gösterir. Ortanca çocuk sendromu, hem büyük hem de küçük kardeşleri arasında kalmanın getirdiği benzersiz zorluklar ve fırsatlar ortanca çocuğun karakterini etkiler. Ortanca olmak, işte tüm bu zorluklardan sıyrılarak kendilerine bir karakter sergilemelerine neden olur. Peki, ortanca çocuğun özellikleri nelerdir inceleyelim;
Aile içindeki ilişkilerin bir sonucu olarak ortanca çocuk sendromu belirtileri ortaya çıkar. İlk doğan ve son doğan çocuklar arasında kalan çocukların yaşadıkları duygusal ve psikolojik durumlar, çocukların kişilik gelişiminde ve sosyal ilişkilerinde önemli rol oynar. Belirtileri ise özetle aşağıdaki gibidir:
Ortanca olmanın avantajları ve dezavantajları her çocuk ve aile için farklı etki yaratabilir. Bazı ortanca çocuklar bunlarla başa çıkmakta zorlanırken, bazıları ise bunu bir fırsata dönüştürerek daha güçlü bir kişilik geliştirebilirler.
Kişiler arabuluculuk ve uzlaşma becerilerini geliştirerek bunları sosyal çevresinde bir avantaja çevirebilir. Ailenin ilgisini her zaman bir başkasıyla paylaşmak zorunda kaldıkları için dışarıda daha fazla sosyal ilişki kurma eğilimindedirler. Başkalarının duygusal ihtiyaçlarını anlamada daha duyarlı olabilirler. Daha bağımsız hareket ettikleri için, erken yaşlarda kendi başlarına hareket etmeyi öğrenmelerine ve güçlü bir özgüven geliştirmelerine yardımcı olur. Bu özellikler, onların genellikle zorluklara karşı dirençli ve esnek olmalarını sağlar.
Ortanca çocuk sendromunun dezavantajlarından biri, bu çocukların genellikle ailede “görünmeyen” çocuklar olmalarıdır. Ortanca çocuğun, ailenin az sevilen çocuğu gibi hissetmesi duygusal olarak bir karmaşaya sürükler. Bir diğer dezavantaj, kardeşleriyle olan rekabetleri ile ilgili sorunlar yaşamalarıdır. Hem büyük kardeşleriyle hem de küçük kardeşleriyle yaşadığı rekabetler zaman içinde çatışmaya yol açar.
Psikolojik sorunların üstesinden gelmek ve olumsuz etkilerini azaltmak için ilk önce aile içinde değişimlere gidilmesi gerekmektedir. Ortanca çocuk, ebeveynlerinin ve aile üyelerinin destekleyici yaklaşımlarıyla sağlıklı bir duygusal süreç geçirmelidir. Duygusal anlamda iyi hissetmeleri, ilişkilerde bağlanma stillerini de olumlu etkiler.
Genellikle ortancalar “uslu çocuk” olarak nitelendirildikleri için uslu çocuk sendromuyla da başa çıkmak zorunda kalabilirler. Bu da aslında, çocukların sevilmek için zoraki olarak oluşturdukları başka bir kişiliktir.
Ebeveynler her çocuğuna eşit derecede ilgi göstermeli ve özel olarak zaman ayırmalıdır. Sadece ortanca çocuk sendromu değil, ilk çocuk veya küçük çocuk sendromu gibi diğer durumlarla da karşılaşılabilir. Ortanca çocuğun sevilmemesi gibi bir durum söz konusu olmasa bile çocuğa hissettirilen eğer bu olursa, bu sendrom kişisel gelişimine çok daha büyük zararlar verebilir. Siz de bu süreçte çocuklar için psikolojik destek veya bilgi almak isterseniz Mutlu Yaşam’a başvurabilirsiniz.
Önceki yazımıza https://mutluyasam.com.tr/varoluscu-psikoterapi-nedir/ linkinden ulaşabilirsiniz.
İçerikler