Adres
Cumhuriyet Mah. Dekanlar Sok. No:2 D:1 Süleymanpaşa-TEKİRDAĞ
Danışan Destek Hattı
0850 307 57 22
Adres
Cumhuriyet Mah. Dekanlar Sok. No:2 D:1 Süleymanpaşa-TEKİRDAĞ
Danışan Destek Hattı
0850 307 57 22
Günümüzde “Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu” olarak bilinen çoklu kişilik bozukluğu, kişinin iki veya daha fazla farklı kimliğe veya kişiliklerin üremesine sahip olduğu durumdur. Bu kimliklerin her birinin kendi davranışı, hafıza ve düşünce biçimleri vardır. Çoklu kişilik bozukluğunun ismi, kişinin birden fazla kişilik sergilemesi durumundan gelir. Terimin İngilizce adı “Multiple Personality Disorder (MPD)” olarak geçer. Fakat günümüzde daha yaygın olarak “Dissociative Identity Disorder (DID)” yani dissosiyatif kimlik bozukluğu olarak bilinir ve tıpta bu şekilde yer alır.
Zihinsel problemi olan çoklu kişilik bozukluğu olan insanlarda, hafızasında boşluklara neden olarak halüsinasyonlara neden olabilir. Çoklu kişilik bozukluğunda, her karakterin kendi özgü özellikleri vardır. Böylelikle hasta kişilikleri arasında gidip gelirken, kişisel ayrıntıları, günlük aktiviteleri hatta travmatik olayları bile farklılık gösterir. Hasta kişilikleri arasında gidip gelirken de kopukluk yaşamasına neden olur.
Dissosiyatif kimlik bozukluğu, genellikle ağır ve sürekli travmatik yaşantıların bir sonucu olarak ortaya çıkar. Çoklu kişilik bozukluğu vakalarına bakıldığında, hastalığın en yaygın ve güçlü etkeni, çocukluk döneminde yaşanan ciddi travmalardır. Bu travmalar genellikle fiziksel, cinsel veya duygusal istismar şeklinde olabilir.
Dissosiyatif kimlik bozukluğunun gelişmesinde dissosiyasyon adı verilen bir savunma mekanizması kritik bir rol oynar. Dissosiyasyon, kişinin kendisini travmatik olaylardan ve bu olayların yarattığı acıdan uzaklaştırmasıdır. Çocuklar yaşadıkları travmalara karşı zihinsel olarak, farklı bir kimliğe bölünerek geçici kaçışlara yönelebilir. Çoklu kişilik bozukluğunun genetik faktörler ve çevresel faktörleri de bulunur.
Dissosiyatif kimlik bozukluğu, zaman zaman bipolar bozukluk, borderline kişilik bozukluğu gibi en tehlikeli kişilik bozuklukları ile karıştırılabilir. Fakat bu kişilik bozukluklarının semptomları ile çoklu kişilik bozukluğu aynı değildir. Yine kişilik bozukluğu türleri arasında A tipi ve antisosyal kişilik bozukluğu yer alırken, dissosiyatif bozukluk belirtileri arasında kişilerin fiziksel olarak ayrılması ve bireyin birden fazla kişilik sergilemesi ile tanınır. Bu, bazen “çift kişilik hastalığı” veya “kişilik bölünmesi” olarak yanlış anlaşılabilir.
Hastalığın temel belirtileri süreklilik gösteren ve birbirlerinin yerini alabilen, birbirinden farklı kişilik durumlarının bireyde varlığını sürdürebilmesidir. Bu bağlamda dissosiyatif kimlik bozukluğu tanısı yapılabilmesi için en belirleyici 3 semptom vardır. Bunlar iç ses/konuşma, yüz ifadesi/duygularda hızlı değişim ve hafıza sorunlarıdır. Yine kişilik bölünmesi, belirtilerden biridir.
“Çoklu kişilik bozukluğu nasıl anlaşılır?” konusuna gelirsek aşağıdaki sıraladığımız belirtiler uzmanlara yön verir.
Durumun görülme sıklığı, şizofreni ile benzer şekilde yüzde 1’dir. Ancak burada önemli olan bipolar ile ayrımının yapılmasıdır. Bipolar bozukluk yaşayan kişilerde dissosiyatif kimlik bozukluğuna kıyasla “birden fazla kimlik” sorunu görülmez. Bunun yerine depresyon dönemlerinde duygudurum dalgalanmaları gözlemlenir.
Türkiye’de çoklu kişilik bozukluğu vaka örnekleri de teşhis ve tedavi için oldukça önemlidir. Yapılan araştırmalara göre, örnekler daha çok travma ve istismar öyküsü olan bireylerde rastlanır. Ancak tedavinin yapılabilmesi için öncelikle bir teşhis koyulabilmesi şarttır.
Uzmanlar tarafından yapılan çeşitli testler, hastalığın tanısını kolaylaştırmak ve konulan teşhisi doğrulamak için uzmanların başvurduğu değerlendirme kriterlerinden biridir. Ancak çoklu kişilik bozukluğu konulu filmler veya online olarak gerçekleştirilen testlerin, teşhis koymada herhangi bir geçerliliğinin olmadığını belirtmek gerekir. Bu süreçte belirtileri taşıdığınızı düşünüyorsanız mutlaka bir uzmandan destek almalısınız.
Çoklu kişilik bozukluğu hastalığı, karmaşık ve zorlu bir ruh sağlığı durumudur. Tedavi sürecine bakıldığında, uzun vadeli, çok yönlü bir yaklaşımla gerçekleştirilir. Genellikle uygun bir psikoterapi yöntemi ile mümkün olmaktadır ve bu tedavi yönteminde ilaçlar kullanılmaz. Fakat antidepresan ve anksiyolitik ilaçlar, hastalığa eşlik eden depresyon ve anksiyete belirtileri yönetilmesinde fayda sağlayabilir.
Hastalar terapiye başlayana kadar alter kişiliklerinden haberdar değildir. Psikoterapi sürecinde farkına varmaya başlarlar ve terapi ilerledikçe kişiliklerinin sayısı artar. Terapist, her kişilikle ayrı ayrı konuşur. Terapist bu yöntemle uzun vadede hastayı bütünleştirmeyi amaçlar. Travma odaklı terapi, kişiliklerin entegrasyonuna yardımcı olabilir.
Tedavi süreci uzun soluklu bir iyileşme gerektirir ve genellikle bilişsel davranışçı terapi (BDT) ve hipnoterapi gibi yöntemler de tedaviye dahil edilir. Bu durum tedavi edilmezse kişinin günlük hayatını sağlıklı bir şekilde sürdürebilmesi mümkün değildir. Çoklu kişilik bozukluğu olan hastalar, psikiyatri bölümü ya da psikologlara müracaat etmelidir. Siz de bir uzmana danışmak ve destek almak isterseniz Mutlu Yaşam’ın profesyonel ekibi size yardım etmek için bir tık uzağınızdadır.
Önceki yazımıza https://mutluyasam.com.tr/ortanca-cocuk-sendromu-nedir/ linkinden ulaşabilirsiniz.
İçerikler