Adres
Cumhuriyet Mah. Dekanlar Sok. No:2 D:1 Süleymanpaşa-TEKİRDAĞ
Danışan Destek Hattı
0850 307 57 22
Adres
Cumhuriyet Mah. Dekanlar Sok. No:2 D:1 Süleymanpaşa-TEKİRDAĞ
Danışan Destek Hattı
0850 307 57 22
Bağımlılık türleri birçok sebepten kaynaklanabilir. Bağımlılığın meydana gelmesinde kişinin ruhsal özellikleri, genetik etkenler, çevresel faktörler, maddeye ulaşılabilirlik, aile, sosyal çevre ve kültürel özellikler gibi nedenler etkilidir. Bir kısır döngü olan bağımlılığın sonuçlarından korkulsa da kişi merak duygusuyla harekete geçmek konusunda tereddüt yaşamaz. Bırakmak istese de bir şey onu tekrar kendi içine çekmeye devam eder ve günden güne pençesinden kurtulmak zorlaşır.
“Bir kereden hiçbir şey olmaz” fikri yalnızca anlık bir rahatlatmadır. Kişi, sonu gelmeyen döngü içinde kaybolur. Sonraki aşamada kişi madde kullanımıyla ilgili bağımlılığının olduğunu inkâr ederek kontrolün kendi elinde olduğunu zanneder. İstediğinde bırakabileceğine inanır. Çevresindekilerden aldığı uyarılar kişiye göre evhamdan başka bir şey değildir. Bağımlılık türleri konusuna geçmeden anlamı ve gerçekleşme sürecini daha yakından öğrenelim.
Kullanılan herhangi bir maddenin, alkolün, nesne veya eylemin kontrolü kaybedildiğinde ortaya çıkan davranışlar, bağımlılık olarak adlandırılır. Bağımlılık, hem bireyin kendi yaşamını hem de etrafındaki insanları etkileyebilecek ciddi bir sorundur. Bu durum, irade eksikliği değil, beyindeki bir tür hastalık olarak da düşünülebilir.
Birey olarak herkes, yaptığı eylem ve davranışların farkında olmalı ve kontrolden çıkmasına direnmeye çalışmalıdır. Bağımlılık seviyesine gelen bir davranışı azaltmaya çalışmak ya da durdurmak huzursuzluk, uykusuzluk ve öfke gibi bazı yoksunluk belirtilerinin yaşanmasına neden olabilir. Tüm bunlar davranışlarımızın değiştirilmesi sürecinde normal tepkiler olsa da başa çıkılması oldukça zor hamleler olabilir.
Duygularınıza dikkat etmeye çalışmak ve onlarla mümkün olduğunca başa çıkmanın yollarını aramak iyi bir fikir olabilir. Derin nefes almak, yürüyüşe çıkmak veya nasıl hissettiğiniz hakkında birilerinden destek almak sürecin yan etkilerini azaltmada önemlidir.
Uzun süreli kullanımlar hem zihinsel hem de fiziksel bağımlılıklara yol açabilir. Bu da hayatın tüm yönlerine zarar verebilir. Bağımlılık türleri olarak kimyasal ve davranışsal bağımlılıkların belirtileri birbirinden farklı olabilir. İlişkilerden kariyer hayatına ve hatta kendi sağlığınıza kadar birçok alanda kaosa neden olma potansiyeline sahiptir.
Bağımlılıkla mücadele ediyor veya bir yakınınızın bağımlılık sorunu yaşadığından endişe duyuyorsanız, durumun ilerlememesi adına yardım istemekten çekinmemelisiniz. Davranışsal bağımlılıkların belirtileri şu şekilde kendi belli eder;
Kimyasal madde kullanımının belirtileri ise aşağıdaki şekilde kendini belli eder;
Madde kullanımının bireyler üzerindeki etkilerinin kişiden kişiye göre değişebileceğini unutmamak gerekir. Kişinin madde kullanıp kullanmadığını yalnızca bakarak anlamak zordur. İletişim ve gözlem her şeyin üstünde gelir.
Ergenlik döneminde gençlerde pek çok davranışsal problemler var olduğundan madde kullanımıyla karıştırılmaması önemlidir. Bağımlılığa neden olan temel problem saptanmalıdır. Bağımlılık türleri arasında kimyasal ya da davranışsal fark etmeksizin ikisinin de multidisipliner bakış açısıyla birlikte tedavisi rahatlıkla gerçekleştirilebilir.
Birey, genellikle kendi iradesiyle bir maddeyi kullanmaya başlasa da tekrarlanan şekillerde kullanıma devam edilmesi, kimyasal bağımlılık sürecine ve kontrolün kaybedilmesine yol açar. Bu süreç, bağımlılık türleri arasında sıkça rastlanan bir olgudur. Alkol, tütün, nikotin, kokain, opiyat ve esrar gibi maddelere olan bağımlılıklar bu bağlamda özellikle dikkat çeker.
Alkol bağımlılığı veya alkolizm, toplumun birçok kesiminden insanı etkileyen ciddi bir sorundur. Beyinde ve nörokimya üzerinde önemli değişikliklere neden olan alkol, kişinin eylemlerini kontrol edememesini sağlar. Alkol bağımlılığının tek bir nedeni yoktur. Psikolojik, genetik ya da davranışsal faktörlerin tamamı bu hastalığın gelişiminde rol oynayabilir. Alkol bağımlılığı sağlık sorunlarını önemli ölçüde tetikler.
Siz veya yakınlarınızdan biri alkol bağımlılığıyla mücadele ediyorsa, yardım almaktan çekinmemelisiniz. Bireysel ihtiyaçlarınıza yönelik uyarlanmış uygun destek ve tedavi planıyla iyileşmek her zaman mümkündür.
Sigara, nargile ve pipo içmekle ya da dumanının solunmasıyla zamanla kişide hem psikolojik hem de fiziksel bağımlılık meydana gelebilir. Dünyada her yıl 7 milyon kişi sigara sebebiyle hayatını kaybettiği günümüzde sigarayı bırakmak adına yapılması gerekenler konusunda hızlı davranılmalıdır. Tütün bağımlılığı, bağımlılık türleri içinde en sık karşılaşılan hastalıklardandır ve sağlığımızı tehdit eden aşağıdaki hastalıklara yakalanmamıza neden olabilir.
Nikotin, beyindeki yemek ve cinsellik gibi temel işlevleri düzenleyen merkezde dopamin seviyesini artırarak dikkati güçlendirir ve uyanık kalmayı sağlar. Sigara içtikten sonra yaşanan haz ve doygunluk bu sebepten ileri gelir. Sigara bırakıldığında beyin kendini fizyolojik şekilde nikotinsizlik durumuna adapte etmeye çalışır.
Bu aşamada sersemlik hissi, uyku sorunları, öfke hali, stres, huzursuzluk, tedirginlik, depresyon gibi birçok sıkıntı yaşanır. Bu sıkıntılardan dolayı sigarayı bırakan kişilerde zamanla irade ve motivasyon zayıflaması dikkat çeker, sigaraya tekrar başlama eğilimi artar.
Tedavide amaç nikotin içeren sigara kullanımının en kısan sürede bırakılmasıdır. Tedavinin yaklaşımı şu şekildedir; ilk önce içme davranışını denetleme, zamanla miktarını azaltma ve sonrasında da bırakmayı içermesi gerekir.
Bağımlılık türleri denince akla uyuşturucu maddelerin yanı sıra kokain, opiyat, esrar ve ecstasy gibi uyarıcı maddeler de gelmelidir. Bu kimyasal maddeler kullanıldığında vücudumuzla çeşitli şekillerde etkileşime girerek merkezi sinir sisteminin bazı bölümlerini etkilenir ve hem fiziksel hem de psikolojik hasara neden olur.
Kullanan herkes için madde bağımlılığı riski son derece yüksektir. Kişinin davranışlarında bozulmalara yol açarak normal yaşamdan koparacak düzeye getirir. İç organların zarar görmesine ve hastalıklara neden olur. Zehirlenmelerle birlikte ölümlere kadar götüren tablolar görülebilir.
Davranışsal bağımlılık, belirli bir davranış veya aktiviteye karşı aşırı bir dürtü hissedilmesini ifade eder. Ayrıca bu davranışın kontrolden çıkması ve bireyin yaşamının farklı yönlerini olumsuz etkileyerek söz konusu eylemi sürdürme durumu anlamına da gelir. Kimyasal bir madde kullanımı olmadan da ortaya çıkabilen bu tür bağımlılık, genellikle zevk, rahatlama veya kaçış amacıyla gerçekleştirilen davranışlarla ilişkilendirilir.
Kumar bağımlılığı, kumar oynama üzerindeki kontrolün kaybedilmesi durumunu ifade eder. Bu tür bağımlılık, madde bağımlılıkları kadar yaygın olmasa da oldukça fazla kişide görülebilen bir durumdur.
Dijital bağımlılık türleri arasında olan internet bağımlılığı, teknoloji ve internetin kontrolsüz bir şekilde kullanımına bağlı olarak ortaya çıkan davranışsal bağımlılıkları içerir. Örneğin sosyal medya ve akıllı telefonun aşırı kullanımı gibi bağımlılık yapan alt davranışlarla kendini belli eder. Kişiler, internete girmedikleri zaman sürekli bir şeyleri kaçırıyormuşçasına huzursuz olurlar. Telefonu ellerine alıp sosyal medyaya girdiklerinde rahatlama gelir.
Bağımlılık türleri arasında dikkat çeken ve Onyomani olarak bilinen alışveriş bağımlılığı, psikolojik bir hastalıktır. Mutlu olmayı sağlayan serotonin hormonunu artırdığı için alışveriş bağımlısı olan kişiler, alışveriş sonrasında olumlu duygular yaşarlar. Zamanla alışveriş, psikolojik anlamda rahatlamak için bir çıkış yolu halini alır.
Nemfomani olarak bilinen seks ve ilişki bağımlılığı, sekse karşı koyamama ve bunu farklı insanlarla gerçekleştirme arzusu olarak tanımlanan psikolojik bir problemdir. Bu duygusal bağımlılık geliştiren kişilerin bazılarında aşırı sıklıkta mastürbasyon, seks objeleriyle fazla iç içe olma gibi belirtiler gözlemlenebilir. Bu problemi yaşayan kişilerin temeline inildiğinde çocukluk travmaları göze çarpar. Travma çalışmasında EMDR yöntemi başarılı sonuçlar alınmasını sağlar.
Yeme bağımlılığı, kişinin gıdalara karşı hissettiği fazla derecede yeme isteği ve sonucunda kişiye verdiği mutluluk hissiyle meydana gelen bir bağımlılık durumudur. Çikolata, fast-food, makarna gibi şeker, yağ ya da karbonhidrat içerikli yiyecekleri fazla tüketmek ciddi sağlık sorunlarını beraberinde getirebilir.
Workaholism olarak adlandırılan iş bağımlılığı, iş hayatına fazlasıyla düşkün kişilerin özelliğidir. İşkolik bir kişi, günün 24 saatini iş hakkında düşünerek geçirebilir. Hafta sonu ya da boş zamanlarında çalışma hayatı dışında bir şey düşünemez.
Sanal gerçeklik, ödül sistemleri ve oynarken sosyalleşme gibi birçok etken etrafında gerçekleşen oyun bağımlılığı hem çocukları hem de gençleri etkilemektedir. Bilgisayar oyunları veya izlenen videolar beyinde uyuşturucuya benzer sonuçların yaşanmasına neden olabilir. Özellikle ödül ve mutluluk hislerinin açığa çıkması, bilgisayarda fazla vakit geçirmeyi tetikler.
Egzersiz bağımlılığı, klinik anlamda birçok problemi beraberinde getiren aşırı egzersiz yapma hali olarak tanımlanabilir. Kişiler egzersize kilo kontrolü, hastalıkların önüne geçmek, sosyalleşmek ve keyifli vakit geçirmek için başlarlar. Egzersiz bağımlısı olan biri spor yapmadığında depresyona girebilecek kadar çöküntü yaşayabilir.
Bağımlılık türleri tedavi süreçlerinde, bireyin tedaviye karşı gösterdiği uyum ve motivasyon, en önemli faktörlerden biridir. Bu uyum tedavinin başarısı üzerinde çok etkilidir. Alkol ya da diğer madde yaşadıkları hastalıkların bitmeyeceği düşüncesindedir. Bu tamamen yanlıştır. İstekli ve kararlı olmak tedavinin sağlıklı biçimde yürütülmesi adına çok değerlidir.
Bağımlılık türleri ve tedavileri için Türkiye’nin Terapi Odası Mutlu Yaşam Merkezi ile iletişime geçebilir, kişiye özgü tedavi planlamaları hakkında detaylı bilgi alabilirsiniz.
Önceki yazımıza https://mutluyasam.com.tr/2-yas-sendromu-nedir-belirtileri-nelerdir/ linkinden ulaşabilirsiniz.
İçerikler