Adres
Cumhuriyet Mah. Dekanlar Sok. No:2 D:1 Süleymanpaşa-TEKİRDAĞ
Danışan Destek Hattı
0850 307 57 22
Adres
Cumhuriyet Mah. Dekanlar Sok. No:2 D:1 Süleymanpaşa-TEKİRDAĞ
Danışan Destek Hattı
0850 307 57 22
Deprem, yer kabuğunun hareketleri sonucunda meydana gelen bir doğal afettir. Bu hareketler, fay hatlarında oluşan kırılmalar sebebiyle yerküreyi şiddetli bir biçimde sarsan ani titreşimlere yol açar. Can ve mal kaybına yol açabilen bu doğa olayı, özellikle deprem kuşağında yer alan ülkeler için oldukça endişe veren bir durum haline gelebilir.
Deprem korkusu ise ülkemiz gibi deprem kuşağında yaşayan ve sık sık orta ve büyük ölçekli depremler yaşanan dünya ülkelerinde oldukça yaygın görülen bir psikolojik rahatsızlıktır. Son zamanlarda ülkemizde de peş peşe görülen bu şiddetli doğal afetler ve yaşanan kayıplar sonucunda deprem korkusu ülkemiz insanının birincil gündemi haline gelmiştir. Depremin yaşanma ihtimali, binaların güvenliği gibi endişeler insanların korkuya kapılmasında önemli rol oynamaktadır.
Seismophobia olarak tanımlanan deprem korkusu, olası depremlerin ve riskli sonuçlarının insanların kendi ve yakınlarının hayatları üzerindeki etkilerini düşünmesinden dolayı ortaya çıkmaktadır. Kişi, kendini hem derin bir korku hemde endişe halinde hisseder. Bu, yalnızca kişinin kendisi odaklı değil, yakınları ve sevdikleri dahil olmak üzere tüm deprem bölgesinde yaşayanları kapsamaktadır.
Deprem korkusu yaşayan kişi kafasında sık sık bu doğa olayını düşünerek endişeli bir hale bürünür. Tanıdıklarını, arkadaşlarını ve ailesini de bu senaryonun içinde hayal ederek büyük bir kaygı ile strese kapılmaktadır. Korku yaşayan kişiler deprem olduğu takdirde olabilecek yaşayabileceklerini düşünerek üzüntü ve strese kapılabilirler. Deprem olduğu takdirde binalarının yıkılıp yıkılmayacağını, ne yapacaklarını, ailelerinin ve yakınlarının durumlarını düşünürler. Sevdiklerini kaybetmekten ya da onlara ulaşamamaktan endişe duyarlar.
Deprem, doğası gereği ani ve şiddetli bir biçimde ortaya çıktığından bu korkunun asıl sebebinin belirsizlik hissi olduğu ileri sürülmektedir. Günümüzde dünyanın pek çok bölgesinde uzmanlar tarafından araştırmalar yürütülse de ne yazık ki hala kesin olarak depremin zamanının, büyüklüğü ve şiddetinin önceden tespit edilmesi mümkün olmamaktadır. Depremden çok kısa bir süre önce bilgilendirme yapılabilse de henüz bu süre kişinin kendini koruma altına alması için yeterli bir süre değildir.
Söz konusu doğa olayına dair endişenin oluşmasına birçok faktör sebep olabilir. Bunlar sırasıyla:
Tüm bunlardan ötürü deprem korkusu yaşayan kişiler, geceleri uyurken bile depremi düşünerek endişelenebilir. Gittikleri yerlerin depreme dayanıklı olup olmadığını düşünerek strese girerler ve sürekli güvenli alanlarda kalmak isterler. Kişiler için kapalı alanlarda, yüksek katlarda ya da deniz kenarlarında bulunmak tedirgin edici hale gelebilir. Depreme dair endişeler kişide ani kalp çarpıntıları, baş dönmesi, titreme ve terleme gibi fiziksel şekillerde de görülebilmektedir.
Daha önce depremi yaşamış kişiler sık sık rüyalarında bu anları tekrardan yaşayarak kabuslar görebilir ve bunun sonucunda uykusuzluk yaşayabilirler. Söz konusu kişiler, kaygı ve stres bozuklukları sonucunda en ufak seste aniden irkilebilirler. Sürekli yerin sallandığı hissine kapıldıklarından uykuya dalmada ve uyumada da güçlük çekebilirler. Ani öfkelenme ve kaygı durumu olağan şekilde görülebilmektedir. Bunun yanında içe kapanıklık, sosyal ortamda uzaklara dalma gibi belirtiler de gözlemlenebilir.
Seismophobia olarak bilinen deprem kaynaklı anksiyete bozukluğu bazı kişilerde travmatik bir hale gelebilmekte ve yenilmesi için çaba ve zaman gerekmektedir. Peki deprem korkusu nasıl yenilir? Üstesinden gelinebilir olsa da bu endişeli hal kimi zaman olumsuz hislerin rüzgarına kapılmanıza sebep olabilir. Bu noktada korkunun hayatınızı esir almasına engel olmak ve onunla başa çıkabilmek için öncelikle depreme dair bilinç kazanmak çok önemlidir.
Yaşadığınız bölgenin deprem riskini araştırabilir, binanızın denetim ve bakımlarını takip edebilirsiniz. Bununla birlikte yakınlarınızla bir araya gelerek herhangi bir deprem olması durumunda kendinize birlikte uyacağınız bir plan ve toplanacağınız bir alan belirleyebilirsiniz. Ayrıca evinizde deprem çantası hazırlamak, sizi bir nebze olsun rahatlatacak adımlardan biri olacaktır.
Gerekli önlemleri aldığınıza psikolojik olarak da rahatlayarak kendinizi daha iyi hissedebilirsiniz. Hâlâ yüksek oranda korku yaşıyor veya endişelerinize hâkim olamıyorsanız bu noktada, profesyonel bir destek alıp sorunlarınızı bir uzman yardımıyla çözerek normal yaşantınıza devam edebilirsiniz.
Deprem korkusu, deprem kuşağında yaşayan insanlar için yaşaması oldukça normal bir kaygı bozukluğudur. Fakat hayatınızın olağan akışına engel teşkil ettiği durumlarda hızlıca üstüne gidilmesi ve bu durumun aşılması gereklidir. Deprem korkusunun geçmesi kişinin isteği, farkındalığı, stres seviyesi gibi pek çok etkene bağlı olarak değişebilmektedir. Profesyonel psikolojik destek alınmasının yanında kişinin kendi başına yapabileceği değişiklikler de korkunun azalmasında etkili olabilmektedir.
Depreme dair kaygılarınız varsa yapabileceğiniz en öncelikli hareket depreme hazırlıklı olmaktadır. Bulunduğunuz ilin deprem riskini öğrendikten sonra binanızın güvenli olup olmadığını kontrol ettirebilirsiniz. Deprem planı ve deprem çantası gibi deprem sonrasında panik olmanızı engelleyecek hazırlıkları tamamlayabilirsiniz. Bununla birlikte deprem ve sonrasındaki çalışmalara katılabilmek için ücretsiz verilen arama-kurtarma, acil ilk yardım eğitimleri alarak depreme kendinizi psikolojik olarak da hazırlamalısınız. Hazırlıklı olduğunuz ve depremden olumsuz etkilenmeyeceğinizi anladığınızda korkularınızın da azaldığını görebilirsiniz.
Korkuların aşılmasındaki en etkili yardımcı yöntemlerden biri hiç şüphesiz meşguliyettir. Kendinizi ilginizi çeken aktiviteler ve hobilerle meşgul ettiğinizde endişelerinizden kısa süre de olsa uzaklaşarak zihninizin sağlıklı bir hale gelmesini kolaylaştırabilirsiniz. Bu sebeple sizi kaygılarınızdan uzaklaştıracağını düşündüğünüz ve keyif aldığınız etkinlik ya da aktivitelere rutinlerinizde sıklıkla yer verebilirsiniz.
Uyku, hem fiziksel hem de psikolojik sağlık açısından son derece dikkat gösterilmesi gereken bir parametredir. Sağlıklı bir yetişkin için ortalama 7-8 saatlik uyku oldukça yeterlidir. Bunun yanında dikkat etmeniz gereken husus zamanlamadır. Gece uykusunda vücut dinlenme hormonları salgılanmakta ve stres vücuttan uzaklaşmaktadır. Bu sebeple mümkün olduğunca geç olmadan yatmalı, vücudun dinlendiği ve zihnin berraklaştığı saatlerde uyumalısınız. Uyku düzeninize özen gösterdiğinizde korku ve kaygı gibi stres kaynaklı hislerinizin de azaldığına şahit olacaksınız.
Konuşmak, anlatmak ve paylaşmak yükünüzü hafifleterek endişelerinizi azaltmanıza yardımcı olur. Uzun süredir deprem korkusu yaşıyor ve bunun hayatınıza engel olduğu hissine kapılıyorsanız muhakkak bir uzman psikolog ile bu hislerinizi paylaşmalı ve psikolojik destek almalısınız. Mutlu Yaşam Merkezi olarak uzman ve deneyimli kadromuz, sizlerin hem korkularına hem de endişelerine çözümler üretebilmenin yanı sıra tedavinize destek olabilmek için de her zaman hazırdır. Bizimle iletişime geçerek psikolojik destek ve süreç hakkında daha detaylı bilgi edinebilirsiniz.
Önceki yazımıza https://mutluyasam.com.tr/erkeklerde-cinsel-islev-bozukluklari/ linkinden ulaşabilirsiniz.
İçerikler