Adres
Cumhuriyet Mah. Dekanlar Sok. No:2 D:1 Süleymanpaşa-TEKİRDAĞ
Danışan Destek Hattı
0850 307 57 22
Adres
Cumhuriyet Mah. Dekanlar Sok. No:2 D:1 Süleymanpaşa-TEKİRDAĞ
Danışan Destek Hattı
0850 307 57 22
Tikler, ataklar halinde aniden kişide meydana gelen tekrarlayıcı, istemsiz, amacı olmayan hareketler ve sesler olarak tanımlanabilir. Tikler, genellikle çocukluk çağında ortaya çıkmaktadır. Başlangıç yaşı 6 yaş civarı olabildiği gibi daha ileri yaşlarda da ortaya çıkabilir. Ergenlik dönemine veya erken yetişkinlik dönemine doğru iyileşme gösterebilir. Ayrıca tikler var olduğu süre içerisinde de dalgalanma gösterebilir. Bir başka deyişle, çocuklarda görülen tikler zaman zaman azalabilir veya artış sergileyebilir. Tiklerin artış göstermesini etkileyebilecek birçok faktör bulunur. Stres, yoğun zorlayıcı duygular (üzüntü, kaygı, öfke vb.), travmatik yaşam olayları, yorgunluk gibi etkenler bu faktörlerin başında gelir. Çocuğun daha sakin hissettiği durumlarda tiklerde azalma gözlemlenebilir.
Çocuklarda görülen tikler, motor ve vokal olmak üzere iki temel alt gruba ayrılmaktadır.
Motor tikler: Göz kırpma, kaş kaldırma, omuz silkme, boyun ve baş sallama, çeşitli ağız hareketleri en sık görülen motor tiklerdir.
Vokal tikler: Burun çekme, burundan sesli bir şekilde nefes verme, boğaz temizleme ve öksürme ise yaygın olarak görülen vokal tikler olarak sayılabilir.
Çocuklarda, tek bir tik olabileceği gibi birden fazla tik de görülebilir. Örneğin, boğaz temizleme tiki olan bir çocuğun aynı zamanda göz kırpma tiki de olabilir.
Tikler basit ve karmaşık olmak üzere de sınıflandırılmaktadırlar.
Basit tikler, genellikle amaçlı olmayan ve genelde tek bir kas grubunun veya anlamsız seslerin (boğaz temizleme, omuz kaldırma vb.) aktif olduğu türden tiklerdir.
Karmaşık tikler daha amaca yönelik sayılabilecek (cümleleri, sesleri tekrar etmek, kötü kelimeleri tekrar etmek, yürüyerek daire çizmek, yumruk veya tekme atmak vb.) daha fazla kas grubunun eşlik ettiği karmaşık hareketleri ve sesleri içermektedir.
Çocuklar kimi zaman tikler başlamadan hemen önce uyarı sinyalleri olduğundan söz ederler. Kaşıntı, batma, karıncalanma, huzursuzluk gibi duyumlar en sık görülenler sinyaller arasında yer almaktadır.
Çocuklarda görülen tikler çoğu zaman geçici özelliktedir. Önemli olan, var olan tiklerin ne kadar süredir devam ettiği ve tiklerin yoğunluğudur.
Çocuklarda görülen tiklerin birden fazla nedeni olabilmektedir. Bunlar; genetik ve sosyal faktörler, stres, kaygı, aşırı kontrolcü ve baskıcı ebeveyn tutumu, ilgi ve sevgi yetersizliği, çocuğa karşı yapılan davranışsal eleştirilerdir. Ayrıca çocuğun kendi bireysel performansının üzerinde çocuktan bir şeyler beklenmesi, arkadaşları ve kardeşiyle kıyaslanması, aile içi sorunlar yaşaması, güvensiz bir ortamda bulunması ile kardeş kıskançlığı da yine çocuklarda görülen tiklerin başlıca nedenleri arasında görülmektedir.
Ailelerin tik bozukluğu olan çocuklarına sürekli uyarıda bulunmalarının tik bozukluğunu ortadan kaldırmadığı gibi aksine sorunu daha karmaşık bir hale getirdiği de görülmektedir. Çocuklar ailelerinin uyarıları karşısında tiklerini kısa süreli durdurabilirler veya baskılayabilirler. Örneğin çocuk, okuldayken tiklerini bazen hiç yapmayabilir ya da “Ben istersem bunu yapmayabilirim.” diyebilir.
Çocuğun bu söylemleri ise aileleri yanıltabilmektedir. Bu durum ailelerde ‘Çocuk isterse tikini yapmaz, kasten yapıyor.’ gibi bir algıya sebep olabilmektedir. Ne yazık ki tikler, çocuk tarafından kısa süreli bastırılabilirken uzun vadede çocuğun elinde olmayan bir şekilde bastırılamaz. Bu nedenle çocuklarda görülen tiklerin kalıcı bir çözüme ulaşabilmesi için mutlaka profesyonel destek almak çok önemlidir.
Çocuklarda görülen tikler, çocuğun benlik saygısının düşmesine, okul yaşamındaki sosyal uyumun bozulmasına ve özgüven problemleri yaşamasına yol açabilir. Dışarıdan bakıldığında tikler, basit kas hareketleri ve çıkarılan bazı sesler gibi görülse de, aslında çocuğun ve ailesinin üzerinde oluşan olumsuz etkilerinin oldukça fazla olduğunu gözlemlenir.
Özellikle okul çağında olan çocuklara, arkadaşları tarafından tikleri üzerinden şaka yapılması durumu oldukça fazla görülür. Bu durum çocuğun özgüvenini etkiler, çocuk üzerinde stres yaratır. Ayrıca sıklıkla alay edilme ve dışlanma durumuna maruz kalan çocuklardaki tiklerin şiddeti artabilir. Çocuk, normalde günde ortalama on kere göz kırpma tikini yapıyorsa bu sayı bir anda iki katına çıkabilir. Bu yüzden tikleri olan çocuklar, alay edilme ve dışlanma endişesini sürekli olarak yaşadıkları için sosyal ortamlara girmekten kaçınabilirler, kolay kolay arkadaş edinemezler, ders başarılarında düşüş görülebilir, içe kapanabilirler. Bu açıdan çocuk psikoloğu desteği almak bu problemlerin önüne geçilmesini sağlayacaktır.
Çocuklarda görülen tikler bazen kendiliğinden geçebilir bazen ise kronik bir şekilde devamlılık gösterebilir. Tik bozukluğundan dolayı psikolojik desteğe başvuran ailelerin çocuklarında daha çok kronikleşmiş, uzun süreli tikler mevcuttur. Mutlu Yaşam Psikolojik Danışmanlık Merkezi’nde hem aile hem de çocuk ile detaylı değerlendirme görüşmeler yapılarak sorunun hangi boyutta olduğunu, nasıl bir seyirde ilerlediğini, çocukta meydana gelen tiklerin asıl kaynağını ve tikleri devam ettiren stresörleri bularak çocuğa uygun bir terapi planı oluşturulur. Terapi planı aile ile beraber değerlendirildikten sonra terapi sürecine başlanır.
Çocuğun yaşına ve problemin kaynağına uygun olarak, tik bozukluğu olan çocuklarla genellikle oyun terapisi ve bilişsel davranışçı terapi gibi yöntemler ile çalışılır. Yaşı küçük olan çocuklarda daha çok oyun terapisi tercih edilir. Oyun terapisinde sorunun kaynağına inilerek, problemin çözümüne ulaşılır. Bu konuyla alakalı Oyun Terapisi Nedir? başlıklı yazımızdan daha detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz.
Çocuk, oyun oynarken hem eğlenir hem de yaşadığı endişelerden arınır, düşük benlik algısı artar, sakinleşir. Yaşı biraz daha büyük olan çocuklar ile bilişsel davranışçı terapi yöntemi uygulanarak sorun hem bilişsel hem de davranışsal açıdan ele alınır. Terapi sürecinde alışkanlığı tersine çevirme prosedürü uygulanır ve bu sayede tik ortaya çıkmadan önce danışana dürtünün kendisini tanıma ve kontrol etme üzerine çalışmalar yapılır. Bunun gibi davranışsal yöntemler uygulanarak tik davranışını en aza indirmek ve zamanla ortadan kaldırmak hedeflenir.
Tik gibi dikkat çeken bir problem ile yaşamak hem çocuk hem ailesi için oldukça zordur. Mutlu Yaşam ekibi olarak sorunu yaşayan çocuk danışanımıza ve ailesine gereken desteği özenle vermeye hazırız. Eğer siz de çocuğunuzdaki tiklere karşı doğru yaklaşım yöntemlerini önemsiyor, çocuğunuzun daha mutlu ve rahat bir yaşam sürmesini istiyorsanız, merkezimizden ister yüz yüze ister online terapi desteği alabilirsiniz.
Mutlu ve sağlıklı günler dileriz😊
Bir önceki yazımıza https://mutluyasam.com.tr/motivasyon-eksikligi-ve-motivasyon-arttirma/ linkinden ulaşabilirsiniz.
İçerikler