Adres
Cumhuriyet Mah. Dekanlar Sok. No:2 D:1 Süleymanpaşa-TEKİRDAĞ
Danışan Destek Hattı
0850 307 57 22
Adres
Cumhuriyet Mah. Dekanlar Sok. No:2 D:1 Süleymanpaşa-TEKİRDAĞ
Danışan Destek Hattı
0850 307 57 22
Kadına yönelik şiddetin nedenleri, aslında tek bir faktöre bağlı olmaktan daha çok kültürel, ekonomik, sosyal, psikolojik ve bireysel faktörlerin karmaşık bir etkileşimi sonucunda ortaya çıkmaktadır. Özellikle Türkiye’de kadına yönelik şiddetin istatistikleri son zamanlarda çok daha fazla kendini göstermektedir. Kadın cinayetleri sadece kadınları değil, toplumun bütününü ilgilendiren çok ciddi bir meseledir. Bundan dolayı da kadına yönelik şiddetin nedenleri, toplumun aklını kurcalayan sorulardan birine dönüşmüştür.
Aslında kadına yönelik şiddetin nedenlerini tek bir paragrafta anlatmak konunun önemini ve boyutunu anlamaya pek yeterli olmaz. Genel olarak kadına şiddet eğiliminin arkasındaki faktörler toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden doğmaktadır. Birçok toplumda erkekler, kadınlara göre çok daha fazla sosyal, ekonomik, kültürel statülere sahiptir. Bu da kadına yönelik şiddetin toplumsal nedenlerini biraz da olsa anlamaya yardımcı olur. Kadınlara yönelik şiddet, patriarkal toplum yapılarında yani erkeğin egemen olarak görüldüğü toplumlarda çok daha fazla görülür. Bu içerikte kadına yönelik şiddetin nedenlerini detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.
Kadına yönelik şiddet, kadınların cinsiyetleri nedeniyle fiziksel, psikolojik, cinsel veya ekonomik şiddete uğramasıdır. Bu şiddet genellikle bir erkeğin, kadın üzerinde güç ve kontrol kurma amacıyla gerçekleştirdiği cinsiyet temelli bir şiddettir. Kadına yönelik şiddetin toplumsal nedenlerinin bir sonucu olarak erkekler, kendilerini kadınlara göre daha üstün görürler. Bu toplumların yarattığı baskıdan dolayı kadına yönelik şiddet, hem birey üzerinde hem de toplum genelinde ciddi bir hak ihlali doğurur. Üstelik kadına yönelik şiddetin nedenleri, sadece bununla da sınırlı değildir.
Kadına yönelik şiddette farkındalık yaratmak, toplumsal olarak değişim yaratmak için çok önemli bir adımdır. Bu farkındalığın amacı, şiddeti azaltmak amaçlı olsa da asıl mesele sorunun köküne inerek bitirmektir. 2023 yılına baktığımızda Türkiye’de erkekler tarafından öldürülen kadın sayısı 315, şüpheli şekilde ölü bulunan kadın sayısı ise 248’di. Her yıl çığ gibi büyüyen kadın cinayetlerini durdurmak ve kadına karşı şiddetle mücadelenin yollarını aramak sadece kadınların değil, tüm toplumun görevidir.
Kadına yönelik şiddetin türleri deyince akla ilk gelen genellikle fiziksel şiddet oluyor. Aslında konunun detayına inildiğinde kadına yönelik şiddetin nedenleri, günlük hayatta farkına bile varılmayan noktalarda gizlidir. Ancak kökenine inildiğinde şiddetin kaynağının her zaman kadının kendisini değersiz hissettirmeye yönelik olan davranışlardan oluşur. Kadına yönelik şiddetin türleri ise şunlardır:
Kadınların fiziksel olarak zarar görmesi, vurulması, itilmesi, tekmelenmesi, yaralanması hatta sonucunda öldürüldüğü ve fiziksel olarak zarar gördüğü tüm şiddet türlerine, fiziksel şiddet denir. Bu tarz kadına yönelik şiddetin nedenleri, bireyin psikolojisinde derin izler bırakabilir. Travma sonrası stres bozukluğuna sebebiyet verebilir.
Psikolojik şiddet, kadının özgüvenini kırma amacıyla değersiz hissettirme, aşağılayıcı, küçümseyici veya tehditkâr dil kullanarak kadını korkutmaya, aşağılamaya veya kendini suçlu hissettirmeye yönelik davranışlardır. Psikolojik şiddete maruz kalan kadın, duygusal manipülasyonlara maruz kalacağı için bunun da bir şiddet türü olduğunu anlaması daha zordur.
Kadına yönelik şiddetin nedenleri ve etkileri, psikolojik türde gözle görülebilir değildir. Kişinin daha çok kendi içinde verdiği savaşın psikolojik olarak dışa vurmasıyla anlaşılır. Psikolojik şiddete maruz kalan kadın özgüven kaybı yaşar. Kendi değerinin farkında olamaz bunun sonucunda da depresyon ve anksiyete gibi sağlık sorunları yaşayabilir. Psikolojik şiddete maruz kaldığınızı düşünüyorsanız, bir uzmandan destek almak amacıyla Mutlu Yaşam’a başvurabilirsiniz.
Kadınların ekonomik özgürlüklerinin kısıtlanması ve onları mali kaynaklarına müdahale edilmesi ekonomik şiddettir ve kadınların para kazanma hakkının engellenmesi, maddi bağımsızlıklarının elinden alınması kadın hakları ihlaline ve ekonomik şiddetin örneklerinden birkaçıdır. Yine ekonomik şiddete bir örnek olarak, aile içindeki ekonomik tüm kararları tek bir kişinin alması ekonomik şiddete örnektir. Yine kadına yönelik şiddetin nedenlerinden biri ekonomik şiddet, aile içi şiddetin sadece fiziksel olmadığına dair de kanıtlayıcı niteliktedir.
Kadını kontrol altına almak, küçük düşürmek, aşağılamak veya cezalandırmak amacıyla cinselliğin bir baskı aracı olarak kullanılması, cinsel şiddet olarak tanımlanır. Cinsel şiddet, kadınların maruz kaldıktan sonra en çok utandıkları ve kendilerini suçlu hissettikleri şiddet türüdür. Özellikle evlilik içinde, cinsel şiddet çok yaygın olmasına rağmen sosyal normal ve baskılardan dolayı kadın istemediği halde cinsel ilişkiye girmeye maruz bırakılıyor. Kadına yönelik şiddetin nedenlerinden biri, kadının, “hayır” deme özgürlüğünün olmadığı düşünülen bir toplumun sonucudur.
Kadına yönelik şiddetin nedenleri, belli başlı faktörlerin etkisiyle şekillenmektedir. Kadınların, şiddetle karşılaşmasının nedenleri çok boyutludur ve bunları anlamaya çalışmak, bu sorunu çözmenin ilk adımıdır. Genellikle erkeklerin kadınlar üzerinde kontrolü sağlama amacından doğar. Üst başlıkta şiddetin türlerinden bahsetsek de, bu başlıkları anlamak için öncelikle nedenlerini bilmek gerekir. Bunlar arasında aşağıdakileri saymak mümkündür:
Kadınların sistematik bir biçimde şiddet görmesinin en önemli nedeni toplumsal cinsiyet eşitsizliğidir. Kadına yönelik şiddetin nedenlerinden ilki, özellikle yıllardır süregelen, erkeklerin kendini daha üstün gördüğü zihniyetten beslenir. Kadını küçümseyici ve aşağılayıcı bir tutumun sonucu olarak da şiddeti doğurur. Kadına yönelik şiddetin sebepleri arasında, kadınların daha zayıf ve itaatkâr olması gerektiği düşüncesi, toplumdaki kadın ve erkek rollerinde belirleyici rol oluşturur. Bu da şiddeti normalleştirmesine yol açabilir.
Türkiye’de kadın cinayetlerinin sebebini araştırdığınızda, eğitim düzeyinin oldukça düşük olduğu bilgisine rahatça ulaşabilirsiniz. Burada bahsedilmek istenen, sadece erkeklerin bilinçlendirilmesi gerektiği değil, tüm toplumun bilinç düzeyini artırmaya yönelik olması gerektiğidir. Belki bu sayede kadına yönelik şiddetin nedenleri ve çözümleri konusunda daha bilinçli olabiliriz.
Toplumda, erkeklerin kadına hâkim olma hakkına sahip oldukları düşünmesi, geleneksel inançların ve sosyal normların bir yansımasıdır. Kadına yönelik şiddet, “aile içi mesele” olarak görülüp meşrulaştırmaya çalışılıyor ve bu da şiddete neden olan faktörleri bir kez daha göz önüne sunuyor.
Kadına yönelik şiddetin sebeplerinden biri, kadınların ekonomik olarak bağımsız olmamaları ve bu alanda zayıf kalmalarıdır. Bu durum, onları şiddet karşısında daha savunmasız hale getirmektedir. Kadına yönelik şiddetin nedenlerine bakıldığında, erkeklerin kadınların ekonomik eksikliklerini bir güç olarak görüp, şiddetini ekonomik yönden devam ettiriyor. Ayrıca kadınların maddi kaynaklarına erişiminin engellenmesi yoluyla da, erkekler ekonomik olarak kadını kendilerine bağımlı hale getirebiliyor.
Genel olarak yukarıdaki başlıklarda kadına yönelik şiddetin nedenlerinden bahsettik. Sistematik olarak süren bu şiddet kadınlarda zamanla fiziksel ve ruhsal olarak sağlık problemlerine yol açabiliyor. Şiddet gören kadınların en çok karşılaştığı sağlık sorunlarından biri de travma sonrası stres bozukluğudur. Uzun vadeye baktığımızda fiziksel, psikolojik, sosyal, ekonomik, cinsel olarak devam eden bu etkileri atlatmak için Mutlu Yaşam’ın her zaman elinizi tutmak için hazır olduğunu unutmayın… Ek olarak https://mutluyasam.com.tr/posttravmatik-travma-sonrasi-stres-bozuklugu/ adlı içeriğimiz size travma sonrası büyüme ve travma ve yas sonrası gelişimi gibi kavramların hayatınıza devam edebilmeniz için ne kadar önemli olduğu hakkında da bilgi veriyor.
Kadına yönelik şiddetin hukuki sonuçları, şiddetin önlenebilmesi için oldukça önemlidir. Hukuki yaptırımlar kadınlara yönelik şiddeti engeller. Kadına yönelik şiddeti önlemeye yönelik daha etkili yasalar çıkartılmalı ve şiddet mağdurları korunması için yasal haklar güçlendirilmelidir. Kadınlara yönelik şiddetin nedenleri araştırılıp, eğitim verilmeli ve toplumun bilinç düzeyi yükseltilmelidir. Sivil toplum kuruluşları, şiddete maruz kalan kadınlar için bir fırsat haline getirilip çoğaltılmalıdır.
Kadına yönelik şiddetin nedenleri araştırılıp, önlenmesi çok karmaşık bir yapıların çözülmesi için adım atılmalıdır. Şiddeti ortadan kaldırmaya yönelik sorumluluklar, tüm toplumun görevidir. Yaşadığımız toplumun huzurlu ve sağlıklı yaşayabilmesi için kadına yönelik şiddetin durdurulması şarttır. “Kadına Yönelik Şiddet Nasıl Önlenir?” diye toplum olarak kendimize sormalı ve üstümüze düşeni yapmaya hazır olmalıyız.
Önceki yazımıza https://mutluyasam.com.tr/uzak-mesafe-iliskisi-yurutmenin-yollari/ linkinden ulaşabilirsiniz.
İçerikler