Adres
Cumhuriyet Mah. Dekanlar Sok. No:2 D:1 Süleymanpaşa-TEKİRDAĞ
Danışan Destek Hattı
0850 307 57 22
Adres
Cumhuriyet Mah. Dekanlar Sok. No:2 D:1 Süleymanpaşa-TEKİRDAĞ
Danışan Destek Hattı
0850 307 57 22
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, okul öncesi dönemde kendini göstermeye başlayan, ilkokul çağında öğretmen, arkadaşlar ve sosyal çevre tarafından fark edilebilir hale gelen ve doğru teşhis konup, uygun müdahalede bulunulmadığında yetişkinlikte ciddi problemlere sebep olabilen bir psikiyatrik bozukluktur.
Dikkat Eksikliği yaşayan çocuk ve ergenler odaklanmaları gereken bir konu üzerinde dikkatlerini yoğunlaştıramadıklarından dolayı dikkatini başlatma, sürdürme ve sonlandırma evrelerini tamamlamada da zorlanırlar. Bu nedenle bir işte dikkatlerini sürdürmek için gereken dikkat dayanıklılıkları da zayıftır. Bu yapıdaki çocuk ve ergenler bir işe başlayamayan, çabuk sıkılan, işlerini erteleyen ya da işlerini yarım bırakan bireyler olarak bilinirler.
Hiperaktivite ise bir davranışı alışılmadık düzeyde normalden daha fazla yapma ve aşırı düzeyde aktif olma halidir. Bu nedenle hiperaktif çocuklar için “freni patlamış araba gibi koşuyor, o kadar hareketli ki bulsa düz duvara tırmanır” gibi benzetmeler de sıklıkla duyulur.
Dikkat eksikliği ve Hiperaktivite bozukluğu 3 alt başlıkta toplanır.
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan her bir çocuk bu durumu hangi alt tipinde yaşıyor ise yaşadığı alt tipin getirdiği zorluklara göre farklı şekillerde olumsuz etkilenmektedir. Kimi çocuk için akademik başarıya ulaşmak daha zorlaşırken, kimi çocuk için de grupla hareket etmek ve sosyal uyumu yakalamak daha zor hale gelir. Bu nedenle her danışanımız bizim için çok özel, dolayısıyla seans süreçlerinde çalışılacak konularda onların kendi yaşam hikayelerine özgü olmaktadır.
İlk olarak aileleri tarafından çocuklarının hareketli ve enerjik olması, olaylar karşısında yıkıcı fevri hareketleri, sabırsızlığı, kurallara uymada güçlük yaşamaları, otorite tanıma, çabuk sıkılma, dikkatini yaşına uygun düzeyde toplayamama ve arkadaşları ile olan uyum sorunları vb. gibi şikayetler ile kurumumuza getirilen ya da online destek alınan çocuk danışanlarımızın ilk seansında ebeveynlerinden detaylı anamnezinin alınması ile terapi süreci başlamış olur.
Aldığımız anamnez; annenin hamilelik sürecinden başlayarak, bebeklik dönemini, erken çocukluk dönemini, kreş, anaokulu ve ilkokul döneminde çocuğun gerek akademik gerek sosyal yaşamını irdelememizi sağlar. Sahip olunan bilgiler ışığında ebeveyn görüşmemizin ardından terapi sürecimizin yolları çocuk danışanımıza açılmış olur.
Seans odamıza davet ettiğimiz ya da online terapi desteği verdiğimiz çocuk danışanlarımız için uzman psikoloğumuzun öncelikli hedefi; çocuğun davranış problemlerinin kaynağını ve şiddetini, davranış problemlerini çözmede hangi yöntemlerin etkili olacağını, dikkat süresini, dikkat yoğunluğunu, görsel ve işitsel dikkatinin hangi durumlarda dağıldığını ve bu dağılma ile çocuğun yaşamındaki sorunlar arasında nasıl bir bağ olduğunu tespit etmektir. Bu nedenle psikolog gözlem-görüşme teknikleri, yapılandırılmış kağıt kalem çalışmaları, bilgisayar testleri ya da oyun aktiviteleri ile sürecin ne şekilde ilerlemesi gerektiğine yönelik ipuçlarına ulaşabilmektir. Gerekli görüldüğü taktirde uzman çocuk psikoloğu çocuğun dikkatini daha detaylı değerlendirebilmek için bilgisayar ortamında gerçekleşen Moxo d-cpt sürekli performans testini yapmak isteyebilir.
Değerlendirme ve çözüm süreci çocuğun ve ailenin yaşadığı ev içi ve ev dışı dinamiklere göre değişebilmekte, yapılan çalışmalar ışığında terapist, aile, okul ve çocuk dörtlüsü olarak uzman tarafından uygun bir yol haritası çıkartılmaktadır. Yapılan değerlendirmeler çocuk psikiyatrisine ihtiyaç olup olmama durumunu da belirlemektedir.
Erken çocukluk dönemi ya da ilkokul döneminde dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğuna yönelik semptomlar göstermiş ancak herhangi bir tanı ve destek almamış veya tedavisi çeşitli sebeplerden dolayı yarım kalmış ergen danışanlarımız da aileleri ya da öğretmenleri tarafından yönlendirilmeleri sonucunda sıklıkla kurumumuza başvurmaktadırlar.
Çocukluk dönemlerindeki hareketli halleri ergenlik ve yetişkinlikte genel olarak yerini durağanlığa bırakmış olsa da alttan alta bireyi akademik, duygusal ve sosyal yönden zorlayan pek çok neden bulunmaktadır. Bu nedenler arasında; derslere karşı ilgisizlik, başarısızlık, sınavlarda yapılan dikkat hataları, sınav kaygısı, düşük öz değer algısı ve düşük öz değer algısının getirdiği davranış problemleri; okuldan kaçma, kendisini sürekli hakkını arama zorunda hissetme, kavgaya karışma, otorite ile çatışma, sigara ve madde kullanımı, evden kaçma gibi durumlar yer almaktadır.
Ergenlikte yaşanan hormonal değişimleri, bireyselleşme isteği, ergenin kendisini bağımsız bir birey olarak görmeye başlaması ile duygu dünyasında yaşadığı içsel ve dışsal çatışmaların verdiği duygusal karmaşaya sahip bir ergen beyni bir de DEHB semptomları ile baş etmeye çalışıyorsa bu durum ergenin dikkat ve davranış problemlerinde daha fazla sıkıntı yaşamasına neden olmaktadır.
Ergen; gerek dikkat gerek hiperaktivite gerekse dürtüsellik alanında komorbid bir tablo sergiliyorsa, bu durumda öncelik sıralamasının uzman klinik psikolog tarafından belirlenmesi ergenin terapi sürecindeki en önemli noktalarından biri sayılmaktadır. Bu önceliği anlayabilmek için kurumumuzda uygulama ve yorumlama konusunda yetkin olan uzman psikologlarımız tarafından Moxo d-CPT sürekli performansı dikkat testi uygulanarak çıkan test sonucuna göre süreç 15 seanslık yapılandırılmış Attentioner dikkat terapisi ile de devam edebilmektedir.
Süreç içerisinde okul yönetimi, rehber danışman görüşmesi ve aile eğitimi de kıymet verdiğimiz önceliklerimizdendir. Tüm bu süreç içerisinde ergen danışanın psikiyatrik desteğe ihtiyacı olduğu klinik psikolog tarafından öngörülürse danışanın çocuk ve ergen psikiyatristine yönlendirilmesi sağlanmaktadır. Bu semptomların tedavisi çoğu zaman ilaç tedavisini de beraberinde getirebilmektedir.
Günümüzde çocukların hayatında telefon, tablet, bilgisayara çok fazla zaman ayrılması, sosyal ilişkilerinin azalması ve doğal oyunların yerini önceden kurgulanmış sanal oyunların alması dikkat süreçlerini de olumsuz anlamda etkilemektedir. Özellikle pandemi döneminde eğitimin online platform üzerinden gerçekleşmesi sonucunda öğrencilerde daha çok dikkat ve odaklanma sorunları yaşandığı, dikkat eksikliği ve hiperaktivite tanısı almış öğrencilerde ise semptomlarında artış olduğu gözlemlenmektedir.
Kurumumuzun en önemli prensiplerinden biri sunulacak çözüm öncesi, aileyi, çocuk ya da ergeni koşulsuz kabul etmektir. Sorun ne şekilde karşımıza gelirse gelsin danışan ile uzman psikolog arasında kurulan terapötik bağ seanslarımızın en güçlü yanlarından biridir. Seans odamızda anlatılan kişisel hikayeler hiçbir zaman hiçbir şekilde yargılanmaz ve hiç kimse ötekileştirilmez.
İlk seanslarımızda danışanımızdan detaylı anamnez alınması kurumumuzda özellikle dikkat ettiğimiz, önemli bulduğumuz kritik noktalardan bir diğeridir. Alınan detaylı anamnez sonucu uzmanlarımız, kısa sürede çözüm odaklı bir yol haritası çıkartabilmeyi hedefler.
Uygulanması ön görülen testler konusunda “Neden bu test ya da testlerin uygulanmasını öngörüyorum? kısmı ebeveyn ile danışanımıza detaylı bir şekilde anlatılır. Psikiyatrik bir destek alınması gerekiyorsa derhal yönlendirme yapılmaktan çekinilmez.
Merkezimizde görev alan klinik psikologlarımız gözlemlerini bu alanda yaptıktan sonra, dikkat, hiperaktivite, dürtüsellik, zamanlama şeklinde 4 alt başlığın ölçümünü Moxo d-cpt sürekli performans testi ile yaparak semptomların şiddetini somut olarak görebilmekte ergen ve ailelerine test sonucu grafik ve raporlama olarak somut şekilde yapılabilmektedir.
Moxo d-CPT Sürekli Performans testi raporlaması sonucuna göre, dikkat ve diğer alanlarda sorun yaşadığını somut olarak gören danışanlarımız “Attentioner ile 15 seansta dikkatimi topluyorum” programına devam ederek dikkat, hiperaktivite, dürtüsellik ve zamanlama alanlarında kazandığı ivmeyi de somut olarak gözlemleme garantisini verir.
Bu yazımızda dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu konusuna değindik. Bir önceki yazımıza https://mutluyasam.com.tr/panik-atak-nedir/ linkinden ulaşabilirsiniz.
İçerikler