Adres
Cumhuriyet Mah. Dekanlar Sok. No:2 D:1 Süleymanpaşa-TEKİRDAĞ
Danışan Destek Hattı
0850 307 57 22
Adres
Cumhuriyet Mah. Dekanlar Sok. No:2 D:1 Süleymanpaşa-TEKİRDAĞ
Danışan Destek Hattı
0850 307 57 22
Genellikle iş hayatında karşılaşılan ördek sendromu, ördeklerin suyun üzerinde sakin ve huzurlu görünmelerine rağmen su altında hızla ve yoğun bir şekilde hareket etmelerine atıfta bulunur. İş dünyasında bir kişi dışarıdan bakıldığında sakin ve kontrol altında görünebilirken aslında içsel olarak stresli ve telaşlı olabilir. Yaşanan sendrom iş yükünün fazla olması, zaman yönetimi problemleri, iletişim eksikliği gibi faktörlerden kaynaklanabilir. Bu durum kişinin performansını olumsuz etkileyebilir ve iş verimliliğini düşürebilir.
Günümüzde sosyal medyanın yaygın olarak kullanılmaya başlanması da ördek sendromunun çeşitli açılardan görünmesine ve yaygınlaşmasına neden olmuştur. Bireylerin normal davranışı ve sosyal medyadaki yansıması arasında farkların oluşması, sahip oldukları her şeyin zahmetsiz bir şekilde elde ediliyormuş gibi gösterilmesi bu sendromun tanımı olarak ifade edilebilir. Sosyal medya platformlarında kişi kendini nasıl göstermek istiyorsa o şekilde paylaşımlarda bulunabilir. Dolayısıyla bu yanılsamalar “-mış gibi yapmak” olarak adlandırılabilir. Mutlu Yaşam olarak hazırlamış olduğumuz bugünkü yazıda “ördek sendromu nedir?” sorusuna cevap verdikten sonra beden algısı ve sosyal medya ilişkisi gibi konulara değinilecektir.
Kişinin yüzeyde sakin ve huzurlu görünmesine rağmen içsel olarak endişeli ve stresli hissetmesi durumu psikolojide ördek sendromu ile açıklanır. Sosyal medya ile olan ilişkisi değerlendirildiğinde bireylerin hayatlarını, başarılarını, maddi kazançlarını zahmet çekmeden elde ediyormuş yanılsaması ile göstermesini ifade etmek için de kullanılır. Bu sendromun belirtileri şu şekilde sıralanabilir:
Sosyal medya platformlarının yaygınlaşmasıyla birlikte, ördek sendromu giderek daha sık görülmektedir. Bu psikolojik fenomen, bireylerin sosyal medyada sahte bir yetkinlik ve başarı imajı sunarak gerçeğin altında kaldıklarını hissetmelerine neden olur.
Sosyal medya, kullanıcıların kendilerini başkalarıyla sürekli karşılaştırmalarını sağlar. İnsanlar genellikle başkalarının mükemmel görünen hayatlarını görürler ve kendi hayatlarının yetersiz kaldığını hissederler. Dolayısıyla özgüven eksikliği ve bu sendromun görünmesine yol açabilir. Bununla birlikte sosyal medya platformları, bireylerin kendilerini en iyi şekilde sunmaları için bir tercih edilen bir platform haline gelmiştir. İnsanlar gerçek hayatlarında sergilemedikleri becerileri ya da başarıları vurgulayan gönderiler paylaşırlar. Böylelikle paylaşımları gören başkalarının gerçeklikten uzak bir imaj edinmesine olanak verebilir ve sendromun tetikleyicisi olabilir.
Kullanıcıların gönderilerine beğeni, yorum ve paylaşımlar aracılığıyla çeşitli platformlar, bireylere onay alma fırsatı sunar. Beğeni, yorum gibi onaylanmalar, kısa vadede öz saygıyı artırsa da dış kaynaklı olduğundan zamanla kalıcı bir etki yaratmayabilir. Yaşanan olaylar, bireylerin sosyal medyada sürekli paylaşım hastalığına yakalanmalarına ve öz saygılarını başkalarının onayına bağımlı hale getirmelerine sebep olabilir. Kullanılan sosyal medya hesapları mükemmeliyetçiliği ve “kusursuz” görünme baskısını teşvik eder. Kullanıcılar genellikle yalnızca başarılarının veya mutlu anlarının fotoğraflarını paylaşırken, mücadelelerini ve başarısızlıklarını gizlerler. Böylelikle bireylerin gerçek durumlarına dair çarpık bir algıya sahip olmalarına neden olabilir. Sosyal medya, “FOMO” olarak bilinen bir fenomeni tetikleyebilir. İnsanlar başkalarının harika zaman geçirdiğine dair gönderiler gördüklerinde, bir şeyleri kaçırdıklarını hissedebilirler. Bu durum kıskançlık ve yetersizlik duygularının oluşmasına sebebiyet verebilir.
Ördek sendromu tanısı yetkin ruh sağlığı uzmanları tarafından çeşitli testler ve ölçüler kullanılarak yapılır. Tanı sürecinde ilk olarak belirtilerin değerlendirilmesi yapılır. Mükemmeliyetçilik, internet ve sosyal medya bağımlılığı, başkalarının beklentilerine fazla önem verme gibi belirtiler bu süreçte öne çıkar.
Ardından bireyin özgeçmişi ve genel hayatı gözden geçirilir. Akademik başarılarına, sosyal yaşamına, kariyer başarısına, kişisel becerilerine bakılarak kişi hakkında bilgi edinilir ve tanı koyma sürecinde değerlendirilir. Bu gözden geçirme aşaması kişinin dışarıdan algılanan başarıları ile öz algılanan yetersizlik duyguları arasındaki uyumsuzluğu ortaya çıkarabilir.
Üçüncü aşamada ise bireyin düşünce kalıplarının ve öz değerlendirme tarzının bilişsel bir değerlendirmesini içerir. Öz eleştiri, öz şefkat, olumsuz sözel ifadelerin kullanılmasına bakılır ve bilişsel değerlendirme tamamlanır. Ayrıca psikolog ya da psikiyatrist tarafından gerek görüldüğü takdirde duygusal düzenleme ölçekleri incelenir ve kişinin duygularını yönetme stratejisi, yönetme yeteneği ve duygusal kararsızlık durumuna bakılır. Son aşamaya gelindiğinde ise birey için bir tanısal formülasyon geliştirme sürecine göz atılır. Böylelikle tüm değerlendirme verilerini bir araya getirilir ve sendromun birey için nasıl kendini gösterdiğini açıklayarak yapılır. Tanısal formülasyon, uygun müdahalelerin geliştirilmesinde temel oluşturur. Tanı sürecinde ek olarak nomofobi teşhisi için internet bağımlılığı testi gibi çeşitli verisel analizler ve değerlendirmeler yapılabilir.
Ördek sendromu ile başa çıkma yolları tedavi yöntemleri ve kendine yardım stratejileri olarak iki kısma ayrılabilir. Tedavi yöntemleri uzman psikolog ya da psikiyatristlerden bireysel terapi almayı içerirken, kendine yardım stratejileri sendromun etkilerini azaltmak ve yönetmek amaçlı kullanılabilir.
Tedavi yöntemleri sendroma neden olan olaylara odaklanır ve aşağıdaki çözüm önerilerini içerir:
Terapinin yanı sıra bireyler sendromun semptomlarını yönetmek için aşağıdaki kendi kendine yardım stratejilerini uygulayabilirler:
Yukarıda yer alan faktörler kişiye bu sendromu yenme konusunda yardımcı olabilir. Ancak her birey farklıdır ve her yöntem, herkeste etkili olmayabilir. Bu süreçte Mutlu Yaşam Danışmanlık Merkezi bünyesinde bulunan uzman psikologlar, kişiye ihtiyaç duyduğu terapiyi sağlayabilir ve kendine yardım yöntemleriyle destek olabilir. Siz de detaylı bilgi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Önceki yazımıza https://mutluyasam.com.tr/gida-intoleransi-nedir/ linkinden ulaşabilirsiniz.
İçerikler